Miras hükümleri

  • 4:2

    Yetimlerin (sahipsiz kimselerin ve yönetiminize verilen toplum kesimlerinin hakkı olan) mallarını (ve maaşlarını tam) verin. Ve sakın murdar olanı (haram ve haksız kazancı) helâl ve temiz olana (tercih edip, İlahi hükümleri kendinize göre) değiştirmeyin. Onların (mağdurların ve halkın) mallarını kendi mallarınıza katarak yemeyin! Çünkü bu, büyük bir vebaldir.

  • 4:12

    (Mal ve servet sahibi olan kadın) Eşlerinizin, eğer (önceki kocalarından) çocukları yoksa, (öldükten sonra) geride bıraktıklarının yarısı sizindir. Şayet çocukları varsa, -onunla yapacakları vasiyetten ya da (ayıracakları) borçtan sonra- bu durumda (kadınlarınızın miras) bıraktıklarının dörtte biri sizindir. Eğer sizin çocuğunuz yokken (ölecek olursanız), geriye bıraktıklarınızdan dörtte biri onların (kadınlarınızın)dır. Şayet sizin çocuğunuz varsa; geriye bıraktıklarınızdan sekizde biri onların (kadınlarınızın)dır. (Yine bu hükümler) Edeceğiniz vasiyet veya (varsa) borcun düşülmesinden sonradır. Mirası aranan (paylaşılan) erkek ya da kadın, çocuğu ve babası olmayan bir kimse olup da, (sadece anadan bir) erkek veya kız kardeşi bulunursa, onlardan her biri için (mirastan) altıda bir (hisse) vardır. Eğer (anadan bir kardeşleri) bundan fazla iseler, bu durumda -kendisiyle yapılan vasiyetten ya da (varsa) borçtan sonra- (mirasın) üçte birinde zarara uğratılmaksızın onlara ortaktırlar. (Bu size) Allah'tan bir (farziyet) tavsiyesidir. Allah (her şeyi hakkıyla) Bilendir, (kullara) yumuşak davranandır. [Not: İslam’ın Miras Hukukunda, hisseler ile mükellefiyetler arasında bir denge gözetilmiştir. Böylece daha çok harcama ve sorumluluk yüklenecek olanlara mirastan daha fazla hisse verilmiştir.]

  • 4:176

    (Ey Nebim!) Senden (miras konusunda) fetva isterler. De ki: Allah, (öldüğünde geride) çocukları ve anne babası bulunmayan (kelale'nin) mirasına ilişkin hükmü (şöyle) açıklar: Ölen kişinin hiç çocuğu yok da sadece (aynı babadan) kız kardeşi varsa, geride bıraktıklarının yarısı kız kardeşinindir. Eğer bir kız kardeş (ölür de) çocuğu da yoksa, kendisi (erkek kardeşi) ona mirasçı olur. (Çocuksuz kız kardeşin mirasının tamamını erkek kardeşi alır.) Eğer kız kardeşler iki tane ise, (ölen erkek kardeşin) geride bıraktıklarının üçte ikisi onlarındır. Ama (mirasçılar birden fazla) erkekler ve kız kardeşler ise, bu durumda erkek için kadının iki payı vardır. Allah, -şaşırıp sapmayasınız diye- (böyle) açıklamalar yapmaktadır. Allah, her şeyi Bilendir.

  • 4:2

    وَاٰتُوا الْيَتَامٰٓى اَمْوَالَهُمْ وَلَا تَتَبَدَّلُوا الْخَب۪يثَ بِالطَّيِّبِۖ وَلَا تَأْكُلُٓوا اَمْوَالَهُمْ اِلٰٓى اَمْوَالِكُمْۜ اِنَّهُ كَانَ حُوبًا كَب۪يرًا

    Yetimlerin (sahipsiz kimselerin ve yönetiminize verilen toplum kesimlerinin hakkı olan) mallarını (ve maaşlarını tam) verin. Ve sakın murdar olanı (haram ve haksız kazancı) helâl ve temiz olana (tercih edip, İlahi hükümleri kendinize göre) değiştirmeyin. Onların (mağdurların ve halkın) mallarını kendi mallarınıza katarak yemeyin! Çünkü bu, büyük bir vebaldir.

  • 4:12

    وَلَكُمْ نِصْفُ مَا تَرَكَ اَزْوَاجُكُمْ اِنْ لَمْ يَكُنْ لَهُنَّ وَلَدٌۚ فَاِنْ كَانَ لَهُنَّ وَلَدٌ فَلَكُمُ الرُّبُعُ مِمَّا تَرَكْنَ مِنْ بَعْدِ وَصِيَّةٍ يُوص۪ينَ بِهَٓا اَوْ دَيْنٍۜ وَلَهُنَّ الرُّبُعُ مِمَّا تَرَكْتُمْ اِنْ لَمْ يَكُنْ لَكُمْ وَلَدٌۚ فَاِنْ كَانَ لَكُمْ وَلَدٌ فَلَهُنَّ الثُّمُنُ مِمَّا تَرَكْتُمْ مِنْ بَعْدِ وَصِيَّةٍ تُوصُونَ بِهَٓا اَوْ دَيْنٍۜ وَاِنْ كَانَ رَجُلٌ يُورَثُ كَلَالَةً اَوِ امْرَاَةٌ وَلَهُٓ اَخٌ اَوْ اُخْتٌ فَلِكُلِّ وَاحِدٍ مِنْهُمَا السُّدُسُۚ فَاِنْ كَانُٓوا اَكْثَرَ مِنْ ذٰلِكَ فَهُمْ شُرَكَٓاءُ فِي الثُّلُثِ مِنْ بَعْدِ وَصِيَّةٍ يُوصٰى بِهَٓا اَوْ دَيْنٍۙ غَيْرَ مُضَٓارٍّۚ وَصِيَّةً مِنَ اللّٰهِۜ وَاللّٰهُ عَل۪يمٌ حَل۪يمٌۜ

    (Mal ve servet sahibi olan kadın) Eşlerinizin, eğer (önceki kocalarından) çocukları yoksa, (öldükten sonra) geride bıraktıklarının yarısı sizindir. Şayet çocukları varsa, -onunla yapacakları vasiyetten ya da (ayıracakları) borçtan sonra- bu durumda (kadınlarınızın miras) bıraktıklarının dörtte biri sizindir. Eğer sizin çocuğunuz yokken (ölecek olursanız), geriye bıraktıklarınızdan dörtte biri onların (kadınlarınızın)dır. Şayet sizin çocuğunuz varsa; geriye bıraktıklarınızdan sekizde biri onların (kadınlarınızın)dır. (Yine bu hükümler) Edeceğiniz vasiyet veya (varsa) borcun düşülmesinden sonradır. Mirası aranan (paylaşılan) erkek ya da kadın, çocuğu ve babası olmayan bir kimse olup da, (sadece anadan bir) erkek veya kız kardeşi bulunursa, onlardan her biri için (mirastan) altıda bir (hisse) vardır. Eğer (anadan bir kardeşleri) bundan fazla iseler, bu durumda -kendisiyle yapılan vasiyetten ya da (varsa) borçtan sonra- (mirasın) üçte birinde zarara uğratılmaksızın onlara ortaktırlar. (Bu size) Allah'tan bir (farziyet) tavsiyesidir. Allah (her şeyi hakkıyla) Bilendir, (kullara) yumuşak davranandır. [Not: İslam’ın Miras Hukukunda, hisseler ile mükellefiyetler arasında bir denge gözetilmiştir. Böylece daha çok harcama ve sorumluluk yüklenecek olanlara mirastan daha fazla hisse verilmiştir.]

  • 4:176

    يَسْتَفْتُونَكَۜ قُلِ اللّٰهُ يُفْت۪يكُمْ فِي الْكَلَالَةِۜ اِنِ امْرُؤٌا هَلَكَ لَيْسَ لَهُ وَلَدٌ وَلَهُٓ اُخْتٌ فَلَهَا نِصْفُ مَا تَرَكَۚ وَهُوَ يَرِثُهَٓا اِنْ لَمْ يَكُنْ لَهَا وَلَدٌۜ فَاِنْ كَانَتَا اثْنَتَيْنِ فَلَهُمَا الثُّلُثَانِ مِمَّا تَرَكَۜ وَاِنْ كَانُٓوا اِخْوَةً رِجَالًا وَنِسَٓاءً فَلِلذَّكَرِ مِثْلُ حَظِّ الْاُنْثَيَيْنِۜ يُبَيِّنُ اللّٰهُ لَكُمْ اَنْ تَضِلُّواۜ وَاللّٰهُ بِكُلِّ شَيْءٍ عَل۪يمٌ

    (Ey Nebim!) Senden (miras konusunda) fetva isterler. De ki: Allah, (öldüğünde geride) çocukları ve anne babası bulunmayan (kelale'nin) mirasına ilişkin hükmü (şöyle) açıklar: Ölen kişinin hiç çocuğu yok da sadece (aynı babadan) kız kardeşi varsa, geride bıraktıklarının yarısı kız kardeşinindir. Eğer bir kız kardeş (ölür de) çocuğu da yoksa, kendisi (erkek kardeşi) ona mirasçı olur. (Çocuksuz kız kardeşin mirasının tamamını erkek kardeşi alır.) Eğer kız kardeşler iki tane ise, (ölen erkek kardeşin) geride bıraktıklarının üçte ikisi onlarındır. Ama (mirasçılar birden fazla) erkekler ve kız kardeşler ise, bu durumda erkek için kadının iki payı vardır. Allah, -şaşırıp sapmayasınız diye- (böyle) açıklamalar yapmaktadır. Allah, her şeyi Bilendir.

  • 4:2

    وَاٰتُوا الْيَتَامٰٓى اَمْوَالَهُمْ وَلَا تَتَبَدَّلُوا الْخَب۪يثَ بِالطَّيِّبِۖ وَلَا تَأْكُلُٓوا اَمْوَالَهُمْ اِلٰٓى اَمْوَالِكُمْۜ اِنَّهُ كَانَ حُوبًا كَب۪يرًا

  • 4:12

    وَلَكُمْ نِصْفُ مَا تَرَكَ اَزْوَاجُكُمْ اِنْ لَمْ يَكُنْ لَهُنَّ وَلَدٌۚ فَاِنْ كَانَ لَهُنَّ وَلَدٌ فَلَكُمُ الرُّبُعُ مِمَّا تَرَكْنَ مِنْ بَعْدِ وَصِيَّةٍ يُوص۪ينَ بِهَٓا اَوْ دَيْنٍۜ وَلَهُنَّ الرُّبُعُ مِمَّا تَرَكْتُمْ اِنْ لَمْ يَكُنْ لَكُمْ وَلَدٌۚ فَاِنْ كَانَ لَكُمْ وَلَدٌ فَلَهُنَّ الثُّمُنُ مِمَّا تَرَكْتُمْ مِنْ بَعْدِ وَصِيَّةٍ تُوصُونَ بِهَٓا اَوْ دَيْنٍۜ وَاِنْ كَانَ رَجُلٌ يُورَثُ كَلَالَةً اَوِ امْرَاَةٌ وَلَهُٓ اَخٌ اَوْ اُخْتٌ فَلِكُلِّ وَاحِدٍ مِنْهُمَا السُّدُسُۚ فَاِنْ كَانُٓوا اَكْثَرَ مِنْ ذٰلِكَ فَهُمْ شُرَكَٓاءُ فِي الثُّلُثِ مِنْ بَعْدِ وَصِيَّةٍ يُوصٰى بِهَٓا اَوْ دَيْنٍۙ غَيْرَ مُضَٓارٍّۚ وَصِيَّةً مِنَ اللّٰهِۜ وَاللّٰهُ عَل۪يمٌ حَل۪يمٌۜ

  • 4:176

    يَسْتَفْتُونَكَۜ قُلِ اللّٰهُ يُفْت۪يكُمْ فِي الْكَلَالَةِۜ اِنِ امْرُؤٌا هَلَكَ لَيْسَ لَهُ وَلَدٌ وَلَهُٓ اُخْتٌ فَلَهَا نِصْفُ مَا تَرَكَۚ وَهُوَ يَرِثُهَٓا اِنْ لَمْ يَكُنْ لَهَا وَلَدٌۜ فَاِنْ كَانَتَا اثْنَتَيْنِ فَلَهُمَا الثُّلُثَانِ مِمَّا تَرَكَۜ وَاِنْ كَانُٓوا اِخْوَةً رِجَالًا وَنِسَٓاءً فَلِلذَّكَرِ مِثْلُ حَظِّ الْاُنْثَيَيْنِۜ يُبَيِّنُ اللّٰهُ لَكُمْ اَنْ تَضِلُّواۜ وَاللّٰهُ بِكُلِّ شَيْءٍ عَل۪يمٌ