104. Sayfa

6. Cüz

  • 4:171

    يَٓا اَهْلَ الْكِتَابِ لَا تَغْلُوا ف۪ي د۪ينِكُمْ وَلَا تَقُولُوا عَلَى اللّٰهِ اِلَّا الْحَقَّۜ اِنَّمَا الْمَس۪يحُ ع۪يسَى ابْنُ مَرْيَمَ رَسُولُ اللّٰهِ وَكَلِمَتُهُۚ اَلْقٰيهَٓا اِلٰى مَرْيَمَ وَرُوحٌ مِنْهُۘ فَاٰمِنُوا بِاللّٰهِ وَرُسُلِه۪ۚ وَلَا تَقُولُوا ثَلٰثَةٌۜ اِنْتَهُوا خَيْرًا لَكُمْۜ اِنَّمَا اللّٰهُ اِلٰهٌ وَاحِدٌۜ سُبْحَانَهُٓ اَنْ يَكُونَ لَهُ وَلَدٌۢ لَهُ مَا فِي السَّمٰوَاتِ وَمَا فِي الْاَرْضِۜ وَكَفٰى بِاللّٰهِ وَك۪يلًا۟

    Ey Kitap Ehli! Dininiz konusunda haddi aşıp taşkınlık-aşırılık (ve istismarcılık) etmeyin, Allah’a karşı (O’nun hakkında) gerçek olandan başkasını (Kitabına aykırı uydurmaları) söylemeyin. Meryem oğlu Mesih İsa, ancak Allah’ın Elçisi ve kelimesidir. (Kudret delili ve hikmet dilidir ki, o kelimeyi) Meryem’e (manen aşılayıp) yöneltmiştir ve O’ndan bir Ruh’tur. Öyle ise, Allah’a ve Resullerine (emredildiği ve öğretildiği gibi) iman ediniz; “(Allah) Üçtür” demeyiniz, buna son verip (Teslis’ten) vazgeçiniz ki, sizin için hayırlı (olan böyle hareket etmektir). Allah, ancak bir tek İlahtır. O, çocuk sahibi olmaktan Yücedir. Göklerde ve yerde her ne varsa O’nundur. Vekîl olarak Allah kâfidir.

  • 4:172

    لَنْ يَسْتَنْكِفَ الْمَس۪يحُ اَنْ يَكُونَ عَبْدًا لِلّٰهِ وَلَا الْمَلٰٓئِكَةُ الْمُقَرَّبُونَۜ وَمَنْ يَسْتَنْكِفْ عَنْ عِبَادَتِه۪ وَيَسْتَكْبِرْ فَسَيَحْشُرُهُمْ اِلَيْهِ جَم۪يعًا

    (Hz. İsa) Mesih ve yakınlaştırılmış melekler, Allah’a kul olmaktan, kesinlikle çekinmezler (iman ve itaatte gevşeklik göstermezler). Kim O’na ibadet etmeye (kulluğun gereğini yerine getirmeye) karşı isteksiz ve çekimser davranır ve büyüklenmeye kalkışırsa, (biliniz ki) onların hepsini, huzuruna haşredecek (ve hesaba çekecektir).

  • 4:173

    فَاَمَّا الَّذ۪ينَ اٰمَنُوا وَعَمِلُوا الصَّالِحَاتِ فَيُوَفّ۪يهِمْ اُجُورَهُمْ وَيَز۪يدُهُمْ مِنْ فَضْلِه۪ۚ وَاَمَّا الَّذ۪ينَ اسْتَنْكَفُوا وَاسْتَكْبَرُوا فَيُعَذِّبُهُمْ عَذَابًا اَل۪يمًاۙ وَلَا يَجِدُونَ لَهُمْ مِنْ دُونِ اللّٰهِ وَلِيًّا وَلَا نَص۪يرًا

    Ama (tam ve sağlam olarak) iman edenler ve (taat, cihad, güzel ahlâk, hayır hasenat gibi) salih ameller işleyenler(e gelince), onlara ecirlerini (ve ödüllerini) eksiksiz verecek ve onlara Kendi fazlından (daha ne tükenmez nimet ve faziletler de) fazladan ekleyecektir. (Allah’ın rızasını aramak ve ihlasla Kur'ani kurallara sarılmak konusunda isteksiz-gayretsiz ve) Çekimser davranıp (sorumluluk ve sıkıntıdan) kaçınanlara ve büyüklük taslayanlara (gelince), onları acıklı bir azapla azaplandıracaktır ve onlar kendileri için Allah’tan başka bir (vekil) koruyucu dost ve yardımcı bulamayacaklardır.

  • 4:174

    يَٓا اَيُّهَا النَّاسُ قَدْ جَٓاءَكُمْ بُرْهَانٌ مِنْ رَبِّكُمْ وَاَنْزَلْنَٓا اِلَيْكُمْ نُورًا مُب۪ينًا

    Ey insanlar! Rabbinizden size (Resulüllah gibi) 'kesin bir kanıt (bürhan)' gelmiş ve size apaçık bir nur (hikmet ve hidayet kaynağı olarak Kur'an’ı) indirmiş (bulunmaktayız).

  • 4:175

    فَاَمَّا الَّذ۪ينَ اٰمَنُوا بِاللّٰهِ وَاعْتَصَمُوا بِه۪ فَسَيُدْخِلُهُمْ ف۪ي رَحْمَةٍ مِنْهُ وَفَضْلٍۙ وَيَهْد۪يهِمْ اِلَيْهِ صِرَاطًا مُسْتَق۪يمًاۜ

    İşte Allah’a (hakkıyla) inanıp (bağlananlar) ve Ona (Kur’an’a ve Resulüllah’a) sımsıkı sarılanlara gelince, Allah onları Kendinden bir rahmet ve lütuf (deryası) içine daldıracak ve onları Kendine doğru (giden) bir yola ulaştıracaktır.