-
3:195
Nitekim Rableri de onlara (dualarını kabul ederek şöyle) icabet etti: “Şüphesiz Ben, erkek olsun kadın olsun, sizden (hayırlı) bir işte bulunanın işini (ve ücretini) boşa çıkarmayacağım. (Zaten) Sizin kiminiz kiminizdendir. (Mü’minler birbirlerinin destekleyicisi konumundadırlar. Kendi fıtratlarına uygun işlerde çalışıp kazanma ve temel insan haklarından yararlanma konusunda kadınlar ve erkekler eşittir.) İşte, hicret edenlerin, yurtlarından çıkarılıp sürgün edilenlerin, (Benim) yolumda işkence görenlerin ve (zalimlerle) çarpışıp öldürülenlerin; (bunların) mutlaka kötülüklerini örteceğim ve onları, altlarından ırmaklar akan cennetlere sokacağım. (Bu,) Allah katından (kutlu) bir karşılık (sevap)tır. (O) Allah ki; karşılığın (sevabın) en güzeli O'nun katındadır.”
-
3:196
(Ey Nebim!) İnkâr edenlerin (ve zalimlerle işbirlikçilerin; bir müddet gurur ve şımarıklıkla) ülke ülke dönüp-dolaşmaları (ve güçleriyle her tarafa ulaşmaları) sakın Seni aldatmasın. (Mutsuzluğa ve umutsuzluğa kaptırmasın.)
-
3:197
(Çünkü bunlarınki şu dünyada) Az bir yararlanmadır. Sonra onların barınma yerleri cehennem olacaktır. O ne kötü bir yataktır (ne dayanılmaz azaptır)!
-
3:198
Fakat Rablerinden korkup (küfür, zulüm ve kötülükten) sakınanlara gelince; onlar için Allah katında -(sürekli ve görkemli) bir şölen olarak- altlarından ırmaklar akan ve içinde ebedi kalacakları cennetler vardır. Ebrar (hayırlı ve yararlı insanlar) olup iyilik yapanlar için, Allah'ın katında olanlar ise (elbette) daha hayırlıdır (ve devamlıdır).
-
3:199
Şu da bir gerçektir ki; (bazı) Kitap Ehlinden (az da olsa) Allah'a; size indirilene ve kendilerine indirilene -(hem de) Allah'a derin saygı gösterenler olarak- inananlar da vardır. Onlar, Allah'ın ayetlerine karşılık olarak az bir değeri satın almazlar. İşte bunların Rableri katında ecirleri vardır. Şüphesiz Allah, hesabı çok çabuk görendir (en adil ve kâmil Hâkim-i Mutlak’tır).
-
3:200
Ey iman edenler! (Din ve dava uğrundaki zorluklara, hayatın ve cihadın sıkıntılarına) Sabredin ve (belalara düşmanlara karşı) sabır üzerinde yarışın, (Allah’la, peygamberlerle, cihad emirinizle, Hakk yoldaki cemaatinizle) irtibatınızı koparmayın, kararlı ve sebatlı davranın (ve nöbet ve hizmet yerlerinizi terk edip ayrılmayın. Bu emirlere karşı gelmek hususunda) Allah’tan korkun. (Bu sayede) Umulur ki kurtuluşa ve başarıya (felaha) ulaşırsınız!..