-
İhlâs Suresi
-
Rahman ve Rahim Olan Allah'ın Adıyla
-
112:1
(Ey Resulüm, “Allah’ın nasıl bir varlık olduğunu bize açıkla” diyenlere) De ki: “O Allah, birdir. (Eşi, dengi, benzeri, şeriki, yardım edicisi, ihtiyaç hissettiği, öncesi, ölmesi, acizliği, eksikliği, bilgi yetersizliği ve beceriksizliği asla bulunmayan tek ve gerçek İlahtır.)”
-
112:2
(O) “Allah, Samed’dir. (Her yaratığın Kendisine muhtaç bulunduğu şekilde, sonsuz ve kusursuz zengin olandır. Kendisi hiçbir şeye, hiç kimseye ve hiçbir şekilde asla ihtiyaç duymayandır, ama her şey O'na muhtaçtır.)”
-
112:3
“O, (asla ve hâşâ çocuk) doğurmamıştır ve (bir anadan da) doğmamıştır. (Allah CC böyle eksiklik ve acizliklerden uzaktır.)”
-
112:4
“Hiçbir şey (hiçbir kimse ve hiçbir şekilde), O’na denk olmamıştır (ve zaten olması da imkânsızdır.)
-
Felak Suresi
-
Rahman ve Rahim Olan Allah'ın Adıyla
-
113:1
De ki: “Felak’ın (nurlu ve huzurlu sabahların) Rabbine (bütün mahlûkatını, yokluk karanlığından varlık aydınlığına çıkaran, zulüm ve zulmetten sonra İslami düzen onuruna ulaştıran sahibime) sığınırım.
-
113:2
Yarattığı şeylerin kötülük ve şerrinden (gizli açık tehlikelerinden…)
-
113:3
Karanlığı çöktüğü zaman, gecenin şerrinden (tüm karanlık düşünce ve fitnelerden...)
-
113:4
(Şeytani tılsımlar okuyup ipleri bağladıkları) Düğümlere üfürenlerin (büyücülük yapan kimselerin, bâtıl hesabına beyinleri köreltip yönetenlerin ve sözleşmelerini bozan hain ve kaypak tiplerin) şerrinden (sinsi ve hileli düzenlerinden.)
-
113:5
Ve kıskanıp (hıyanete ve zarar vermeye yeltendiği) zaman da, hasetçinin şerrinden (kâinatın Mevlâ’sına sığınırım.)”
-
Nâs Suresi
-
Rahman ve Rahim Olan Allah'ın Adıyla
-
114:1
De ki: “İnsanların Rabbine sığınırım,
-
114:2
İnsanların Malikine (ve Melikine, yani gerçek sahibine ve her insanın tüm hücrelerini ve organlarını her an yaratıp yönetenine avuç açıp yakarırım,)
-
114:3
İnsanların İlahına (Rızası aranan, Kanun koyan, İbadete layık ve müstahak olan ve ancak Kendisinden Yardım umulan tek ve gerçek Mevlâ’mızın hükmüne ve rahmetine yaslanırım,)
-
114:4
Kalplere, sinsice (küfür ve kötülük tohumları ve) şüphe duyguları eken ve bunu sürekli tekrar eden vesvesecilerin şerrinden (sakınırım ve Allah’ın ipine, Kur’an-ı Kerim’e sarılırım.)
-
114:5
Ki o (iblis pusuya yatıp, şeytani heves ve dürtüleri kışkırtmak üzere) insanların göğüslerine (gönüllerine) vesvese vermekte (zihinlerine şüphe ve fitne düşürmektedir, devamlı ve farklı şekilde içlerine kuşku ve kuruntu üflemekte)dir.
-
114:6
Gerek cinnlerden, gerekse insanlardan (olan her hannas’tan, yani; hem cinn olarak enerji boyutundaki, hem de insan suretindeki safsatacılardan; kalpleri İblisin karargâhı olmuş: Ahlâk fesatçısı, günah fetvacısı, münakaşa ve kavga fırsatçısı vesveseci şeytanlardan Allah'a sığınırım.)”