-
29:24
Bunun üzerine kavminin (ve Nemrut kâfirinin İbrahim’e) cevapları sadece: “Onu hemen ya öldürüp (ortadan kaldırın) veya (ateşte) yakın!” demek oldu. Ama bunun üzerine Allah onu (yakılan dehşetli) ateşten (koruyup) kurtardı. Şüphesiz bunda, iman eden bir kavim için ayetler vardır.
-
29:25
(İbrahim) Dedi ki: “Siz gerçekten, Allah'ı bırakıp; dünya hayatında aranızda (geçici ve değersiz) bir sevgi-bağı(na ve çıkar ittifakına vesile) olarak putları (ve tabulaştırdığınız şahısları ilahlar) edindiniz. Sonra kıyamet günü, sizler kiminiz kiminizi inkâr edip-tanımayacak ve birbirinize lanet okuyacaksınız! Sizin barınma yeriniz ateştir ve hiçbir yardımcınız bulunmayacaktır.”
-
29:26
Bunun üzerine Lut, ona (Hz. İbrahim’e) iman edip dedi ki: “Gerçekten ben, Rabbime hicret edeceğim (gaflet, cehalet ve rezaletten uzaklaşıp Hakka ve hayra yöneleceğim). Çünkü şüphesiz O, Güçlü ve Üstün olandır, Hüküm ve Hikmet sahibidir.”
-
29:27
Biz ona (İbrahim Aleyhisselam’a) İshak'ı ve Yakub’u armağan ettik ve onun soyundan (seçtiklerimize) peygamberlik ve kitabı (ikram ve ihsan olarak) gönderdik; ona dünyada da ecrini (ve şerefini) verdik. Şüphesiz o, ahirette de salih olanlardandır, (iyilik ve cennet ehlidir.)
-
29:28
Lut da hani kavmine (şöyle) demişti: "Siz gerçekten, sizden önce âlemlerden (geçmiş kavimlerden) hiç kimsenin yapmadığı 'çirkin bir utanmazlığı' (eşcinsellik ahlâksızlığını) yapıyorsunuz (öyle mi?)"
-
29:29
(Bu uyarılara rağmen) “Siz (hâlâ) erkeklere yaklaşacak, yol kesip (eşkıyalıkla uğraşacak) ve bir araya gelişlerinizde (bu rezillik ve) çirkinlikleri (hiç utanmadan) yapıp duracak mısınız?” Bunun üzerine kavminin cevabı yalnızca: “Eğer doğru söylüyor isen, bize Allah'ın azabını getir (de görelim)” demekten ibaretti.
-
29:30
(Hz. Lut ise:) “Rabbim, (şehvet sapkınlığıyla) fesat çıkaran (bu) kavme karşı bana yardım et” diye (dua etmişti).