-
Rahman ve Rahim Olan Allah'ın Adıyla
-
30. Cüz
-
78:1
(Cahil ve gafil insanlar) Birbirlerine neyi sorup tartışıvermektedirler?
-
78:2
O büyük (nübüvvet, kıyamet ve ahiret) haberinden mi (sual etmektedirler)?
-
78:3
(Halbu)ki kendileri bu konuda (ahiret hakkında) anlaşmazlık (ihtilaf) içindedirler.
-
78:4
Hayır; yakında (daha dünyada iken Allah’ın kahrını ve intikamını bizzat yaşayıp) bileceklerdir.
-
78:5
Yine kesinlikle hayır; daha sonra, ileride (hesap ve ahiret hayatında da onu) bilecekler (ve gerçeği görecekler)dir.
-
78:6
(Hele bir düşünün!) Sizin için Arz’ı (Dünya’yı) bir beşik gibi (döşeyip yaşamaya müsait) kılmadık mı?
-
78:7
Dağları bir kazık (gibi yapıp Dünya’nın dengesini sağlamadık mı?)
-
78:8
(Dikkatle bakıp anlayın!) Sizleri çift çift (dişi-erkek eşler halinde) yarattık.
-
78:9
Uykunuzu bir dinlenme (süreci) yaptık. (Yani uyku dinlenecek ve yetecek kadardır, fazlası zarar ve ziyandır.)
-
78:10
Geceyi bir örtü kıldık (ve üzerinize bir) elbise gibi sardık.
-
78:11
Gündüzü geçim zamanı yaptık.
-
78:12
Üstünüzde yedi (kat) sağlam (gök) bina edip kurguladık.
-
78:13
(Güneş’i) Parıl parıl yanan (ve sizi aydınlatıp ısıtan) bir lamba kıldık.
-
78:14
(Üst üste yığılıp) Sıkışan (bulut)lardan 'bardaktan boşanırcasına su' indirip (yağmurları yağdırdık).
-
78:15
Bununla (yeryüzünde) taneler ve bitkiler bitirip-çıkaralım diyedir.
-
78:16
Ve (ağaçlarının dalları) birbirine sarmaş-dolaş bahçeleri de (yetiştirmişizdir).
-
78:17
Şüphesiz o hüküm (kıyamet ve mahşerdeki fasl-ayrışma) günü, (tarafımızdan) belirlenmiş bir vakittir.
-
78:18
(Haşir ve neşir için) Sur’a üfürüleceği gün, artık siz dalga dalga (ve hepiniz peşine takıldığınız rehber takımınızla hesaba ve huzura) geleceksiniz.
-
78:19
O sırada gök açılmış ve ardından kapılar oluşmuş (farklı âlemlerin sırları anlaşılmış) vaziyettedir.
-
78:20
Dağlar (yerinden sökülüp) yürütülmüş, artık bir serap oluvermişlerdir.
-
78:21
Kesinlikle cehennem, (suçluları) gözetleyip beklemektedir.
-
78:22
(Orası) Azgınların ve sapkınların varacağı yerdir.
-
78:23
Orada (devirler boyu) süresiz kalıp (azap göreceklerdir).
-
78:24
Orada ne tadabilecekleri serinlik, ne de bir içecek (bulabileceklerdir).
-
78:25
Kaynar sudan ve irinden başka (bir şey verilmeyecektir).
-
78:26
(Dünyada yaptıklarına) Uygun karşılık olarak (böyle hareket edilecektir. Herkesin ve her kesimin amellerine karşılık, işledikleri suçun cinsinden) muvafık (uygun ve denk) bir ceza verilecektir. (“Cezaen vifaka;” -işledikleri kötülük ve nankörlüklere- uygun ve denk -muvafık- bir ceza-karşılık demektir.)
-
78:27
Doğrusu onlar, (böyle) hesaba çekileceklerini (hiç) ummuyorlardı.
-
78:28
Bizim ayetlerimizi (kısmen veya tamamen) yalanlayabildikleri kadar (pervasızca) yalanlıyorlardı.
-
78:29
Oysa Biz, her şeyi (ve herkesin amelini) bir kitapta yazıp (kayıt altına almış ve) saymışızdır.
-
78:30
(Kur’an’ın bir hükmünü dahi gereksiz ve geçersiz gören kâfirlere denilecek ki:) Şimdi tadın (bakalım). Size artık azaptan başkasını arttırmayacağız;
-
78:31
(Ancak) Kesinlikle (küfür ve kötülükten sakınan) müttakiler için (ebedi cennet hayatında) gerçek 'bir kurtuluş ve (murada erdirici bir) mutluluk' vardır.
-
78:32
(Orada) Nice bahçeler ve üzüm bağları.
-
78:33
Göz alıcı güzellik ve özellikteki (birbirleriyle uyumlu ve huzurlu), genç ve yaşıt (cennet) yavukluları. [Not: Bu ayetteki “Etrab=yaşıtlar” kelimesi Sâd Suresi 52. ayette de geçmektedir.]
-
78:34
Dopdolu kadehler (ve şerbet bardakları onlar için hazırlanmıştır).
-
78:35
İçinde, ne 'boş ve saçma bir söz' işitirler, ne de bir yalan. (Huzur bozucu hiçbir şey olmayacaktır.)
-
78:36
(Bu) Rabbinden (iman, itaat ve cihadınıza) bir karşılık olmak üzere yeterli bir bağış(tır ki, dünya aklıyla yüksek özellik ve güzelliklerini anlamak imkânsızdır).
-
78:37
Göklerin, yerin ve ikisi arasında bulunanların Rabbi, Rahman olan (Allah’tır ki mahşerde hiç kimse); O’na hitap etmeye güç yetiremeyecektir.
-
78:38
O gün Ruh ve melekler sıra sıra (huzura) duruvereceklerdir. Rahman’ın izin verdikleri dışında hiç kimse (tek kelime) konuşamaz. (İzin verilenler de ancak) Doğruyu söyleyeceklerdir. (Çünkü onlar dünyada iken de doğru sözlülerdir.)
-
78:39
İşte bu, (gelmesi) Hakk (ve muhakkak olan) gündür. Şu halde dileyen Rabbine bir dönüş yolu edinsin (ve kurtuluş isteyen Kur’an-ı Kerim’e yönelsin).
-
78:40
Gerçekten Biz sizi (çok uzak sanıp yanıldığınız, ama aslında gelmesi) yakın bir azap ile uyarıverdik. Her kişinin kendi ellerinin önceden takdim ettiklerine (işledikleri amellerine) bakacağı gün, kâfir olan(lar şaşkın ve perişan bir vaziyette: İnsan olarak yaratılıp da imtihanı kaybederek bu azaba uğratılacağıma) “Ah, keşke ben (dünyada bir avuç) toprak oluverseydim!” (Veya şimdi de yok olup gitseydim!) diyecek (ama son pişmanlık para etmeyecektir).